ST İnşaat ve Malzeme dergisi röportajı

ST İnşaat ve Malzeme dergisi röportajı

 

Binaları rutubetten arındırıyor

Aquapol, duvardan yükselen rutubeti, inşaat yıkımına gerek duyulmadan kurutarak iç mekanda sağlıklı ve konforlu bir yaşam sunuyor. Türkiye’de distribütörlük anlaşması imzalayan marka bodrum katı, villa, tarihi yapılar gibi rutubet sorununun yaşandığı projelere kesin çözüm vadediyor.

Aquapol, 25 ülkede teknolojisinin gücünü kanıtlayan global bir marka. Dünyaya ün salmasına sebep olan ise duvardan yükselen rutubetin önüne geçiyor olması. Tavan üzerine monte edilen küçük, abajur benzeri bir cihazla rutubeti yok eden markanın Türkiye’deki çalışmaları, Cem Şanlımeşhur ve Levent Yılmaz liderliğinde gerçekleşiyor.

Aquapol hakkında bilgi verir misiniz?

Cem Şanlımeşhur: Aquapol, yakın zamanda Brezilya’nın da dahil olmasıyla 25 ülkede faaliyet gösteren 30 yıllık bir firma. Dünyada 50 bini aşkın referansı bulunuyor. Markanın Türkiye’deki tek temsilcisiyiz. Avusturya’da bulunan bir arkadaşımın Aquapol’dan bahsetmesi üzerine Levent Bey ile bu işi araştırmaya karar verdik. Yaptığımız araştırmalar sonucunda Aquapol’a yönelik Türkiye’de potansiyel bir pazar bulunduğu kanısına vardık. 2015 yılında firma ile Türkiye’deki temsilcisi olmak üzere anlaşma yaptık. Levent Bey, teorik eğitimi yaklaşık 4 ay Türkiye’de tamamlaması ardından Avusturya’da 2 hafta boyunca satış eğitimi aldı. Teknik ve satış kadromuzu tamamlayarak 2016 Eylül ayı itibariyle aktif olarak faaliyete başladık. Aquapol, mevcut yapılarda duvar içerisine kimyasal kullanılmadan duvar rutubeti sorununun üstesinden gelen bir uygulama.

Aquapol’un avantajı nedir?

Cem Şanlımeşhur: Aquapol, binada yerden yükselen rutubeti tamamen bertaraf eden bir sistem. Herhangi bir kimyasal kullanmadan doğadaki enerji ile manyetik kinetik enerji denilen dalgalar yayarak duvarlardaki suyu toprağa itiyor. Aquapol ile hiçbir yıkım çalışması yapılmadan iç mekanda rutubetin önüne geçiliyor. Bu sistemin kullanıldığı binalarda 6 ay ile 36 ay arasında duvardaki rutubeti tamamen kurutuyor.  Aquapol ile bugüne kadar dünyaca ünlü birçok yapı rutubetten kurtarılmıştır.

Aquapol uygulaması hakkında detaylı bilgi verir misiniz?

Cem Şanlımeşhur: Satış danışmanı arkadaşımız, müşterimizin talebi üzerine duvarında rutubet yaşanan yapıyı inceliyor. Öncelikle duvardaki rutubeti hidrometre ile ölçerek, rutubetin neden kaynaklandığını öğreniyoruz. Rutubet, yükselen nemden ya da başka bir nedenden kaynaklanabilir. Çünkü yapıda rutubete sebep olan 12 farklı etken bulunuyor. Örneğin bir müşterimizin duvarındaki rutubet, yapının yakın çevresindeki havuzun altyapısında yaşanan kaçaktan kaynaklanıyordu. Rutubetin neden kaynaklandığını belirlememizin ardından müşteriyi, rutubetin nasıl bertaraf edebileceği hakkında bilgilendiriyoruz.  Aquapol ile yerden yükselen bir rutubet sorununu çözebiliyoruz. Çözümümüzü müşteri kabul ettiği taktirde gerekli siparişi yapıyoruz. Öncelikle temeldeki su kanalını belirliyoruz. Ardından da oda içerisindeki en uygun bölgeye cihazı takarak kurumunu gerçekleştiriyoruz. Cihazı takarken duvardan numuneler alıyoruz. Bu numunelerle duvarın nem yüzdesini ölçüyoruz. Bir dahaki servisimizde de aynı bölgeden tekrar nem yüzdesini ölçüyoruz ve sonucu bir önceki ölçümle karşılaştırıyoruz. Duvardaki rutubeti tamamen kurutuna kadar bu işlemi tekrarlıyoruz. Rutubetin kuruması halinde hazırladığımız raporu müşterimize teslim ediyoruz. Aquapol’un en önemli özelliklerinden biri kimyasal sistemlerden farklı olarak binada kırma, yıkma gibi birtakım inşaat işlerine gerek duyulmadan rutubeti kurutabilmesidir.

Aquapol ile tanışan Türkiye’deki müşterilerinizin ilk tepkileri nasıl oldu?

Levent Yılmaz: Aquapol’u ilk olarak yakın çevremize tanıttık ve ürün oldukça beğeni gördü. Özellikle müstakil ev sahibi olan kişilere, ürünün özelliğinden ve avantajından bahsettik. Satışını gerçekleştirdiğimiz müşterilerimiz oldukça memnun kaldı. İlk montajı yaklaşık beş ay önce gerçekleştirdik. Mevcut projelerimizde, ilk testlerimizin ardından yakın zamanda yeni bir test uygulaması yapacağız. Bu testlerin sonucunda ürünün ne kadar başarılı olduğunu bir kez daha objektif bir şekilde görebileceğiz.

Ümraniye’deki  konutlarda yapmış olduğunuz uygulamanın detaylarından bahseder misiniz?

Levent Yılmaz: Bu proje 25 bloktan oluşan bir site. Her blok, 400 metrekare taban alanından oluşuyor. Bu bloklarda, topraktan yükselen çok fazla rutubet oluşmuş.  Rutubet, hem yapının taşıyıcı donatılarını çürüterek binanın ömrünü azaltıyor hem de içeride kötü kokuların yayılmasına sebep oluyor. Giriş katında oturan site sakinlerini rahatsız ediyor. Bu nedenle site yöneticileri rutubeti önleyecek bir çözümün arayış içerisindeydi.  Biz de örnek olması açısından başlangıçta yalnızca bir blokta Aquapol kurulumunu gerçekleştireceğiz. Ardından altı ay sonra sonucu görmeyi ve ortaya çıkan sonuç sonrasında diğer bloklarda da cihazı kurmayı kendilerine önerdik. Şu anda site yöneticileri karar aşamasında. Site sakinlerine sunum gerçekleştireceğiz ve teklifimizi uygun görürlerse de çalışmalara başlayacağız.

Aquapol ile çözüm sunulan dünyadaki referanslardan örnek verir misiniz?

Levent Yılmaz:  Aquapol’un, dünyanın farklı ülkelerinde saray, müstakil ev, restorasyon projeleri gibi farklı tipolojiden oluşan 50 bini aşkın referansı bulunuyor. Bunlar arasından Macaristan’da Budapeşte Parlemantosu, Stöckerau Otomobil müzesi (Avusturya), Salzburg kalesi (Avusturya), Reitenau Sarayı (Avusturya) gibi örnekler verebilirim.

Türkiye’de binalarda su yalıtımı zorunlu değil. Özellikle inşaatın temelinde su yalıtımının uygulanmamış olması ileride rutubet gibi ciddi sorunlara sebep oluyor. Aquapol ile özellikle hedeflediğiniz bir bölge var mı?

Cem Şanlımeşhur: Türkiye’nin tamamını potansiyel Aquapol kullanıcısı olarak görüyoruz. Ülkemizin üç tarafı denizlerle kaplı. Bu nedenle sahil bölgeleri ve çok fazla yağış alan Karadeniz Bölgesi başta olmak üzere tüm bölgeler potansiyel müşteri kitlemizi oluşturuyor.  Özel bir bölgeyi hedef olarak belirlemedik. Nitekim şu anda İstanbul’da hangi müstakil ev sahibi ile konuşsam evindeki rutubet sorununun yaşandığından bahsediyor. Bir evin inşaat aşamasında su yalıtımı iyi yapılmadıysa daha sonra rutubet sorunu yaşanıyor. Bazı ev sahipleri birtakım izolasyon malzemeleriyle bu sorunun önüne geçmeye çalışıyor. Bu sistemler ancak kısmi olarak sorunu yönetebiliyor. Çünkü yalnızca görüntü olarak rutubet engellenmiş olunuyor.  Hâlbuki rutubet duvarın içerisinde yaşamaya devam ediyor. Rutubet, betonu korozyona uğratarak yapıya zarar verdiği gibi kötü koku oluşumuna da sebep oluyor. Aquapol tüm bu sorunlara kesin bir çözüm sunuyor. Bina donatısında korozyon oluşumunu engelleyerek yapının ömrünü uzatıyor.

Levent Yılmaz:  Aquapol içerdeki nemi kuruttuğu için iç mekânda daha sağlıklı bir hava solunmuş olunuyor.  Özellikle astım gibi sağlık sorunları olan kişiler ya da çocuklar için rutubet oldukça sakıncalı. Bu nedenle de Aquapol bu sorunlara önemli çözüm sunuyor. Ayrıca ebat olarak küçük olduğu için çok fazla alan kaplamıyor. Şu anda reklam çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Aynı zamanda bayilik görüşmelerimiz devam ediyor. Türkiye’deki tüm montajları, bu işin eğitimini alan teknisyenlerimiz gerçekleştirecek. Montajın her aşaması, istenilen sonucun elde edilmesinde önemli.  Çünkü doğru noktanın seçilmediği bir durumda, cihaz istenilen başarıyı elde edemeyebilir. Bu nedenle iyi eğitim almış ve başarılı teknisyenlerle çalışıyoruz. Teknisyen arkadaşımız Türkiye’deki eğitimini tamamladı, önümüzdeki hafta montaj ve montaj sonrası eğitim için yurt dışına gidecek. Geri geldiğinde ise diğer arkadaşlarımızı eğitecek.

Cihazı montaj ederken metrekareyi baz alıyorsunuz değil mi?

Cem Şanlımeşhur:  Evet… Evin her odasına cihaz yerleştirilmiyor, metrekare üzerinden bir çalışma yapılıyor. En küçük cihaz, 200 ya da 250 metrekarelik bir alanın rutubetini kurutabiliyor. Alan büyüdükçe cihaz sayısı artırılabilir ya da 500 metrekarelik bir alanda 800 metrekareyi kurutabilen cihazlar kullanılabilir. Daha büyük bir alan için ise cihaz sayısı artırabilinir. Müşterilerimize daha iyi anlatabilmek adına şu örneği veriyoruz. Statik elektriklenen bir boru, su altında tutulduğunda suyun hareket ettiği gözlemlenir. Su, maddesel olarak dış enerjiyle hareket ettirilebiliniyor. Aquapol icat eden William Mohorn bu prensipleri kullanarak cihazı icat etmiş. Aquapol, uluslararasında birçok ödüle layık görülmüş. Aquapol, tarihi yapılar için de oldukça avantajlı. Bu yapılarda kırılma gibi inşaat işleri yapılamadığı için Aquapol en iyi çözüm.

div#stuning-header .dfd-stuning-header-bg-container {background-color: #1868a5;background-size: initial;background-position: top center;background-attachment: initial;background-repeat: initial;}#stuning-header div.page-title-inner {min-height: 150px;}